Her web projesinin tasarımsal ve işlevsel kaygısı mevcuttur. Her iki sorunu da en mükemmel şekilde çözen sistemlerde dahi ana kaygının ziyaretçi olduğu yadırganamaz bir gerçektir. Günümüz web dünyasında da; artık siteler hazırlanırken işlevsellik ve tasarımın yanına,ziyaretçi çekebilme potansiyeli konusundaki etkinliği ekleniyor. Ziyaretçi çekebilmenin en bilinen ve basit yolunun reklam vermek olduğunu herkes kabul edecektir. Ancak bu standart reklamcılık tekniğinin en iyi dönüşüm sağlayan reklamcılık stratejisi olduğu anlamına gelmez. Çünkü reklam geniş kitlelere hitap eder ve çoğu zaman hedef kitlenizi bu kalabalıkta bulmakta zorlanırsınız. Örneğin; web tasarım üzerine yoğunlaşmış bir web sitesinin hedef kitlesine ulaşması oldukça zordur. Zaten halihazırda varolan hedef kitlenin miktarı düşük olduğundan,genele yönelik bir reklam düşünülemez. İşte tam bu noktada SEO adı verilen kavramla karşılaşıyoruz. Peki SEO nedir,hemen açıklayalım.
SEO,İngilizce karşılığı “Search Engine Optimization” olan terimin kısaltmasıdır. Bunu pek çoğumuz biliyoruz. Türkçe karşılığı “Arama Motoru Optimizasyonu” olan ve yeni gelişen bu sektörle ilgili pek çok makale ve döküman bulmak mümkün. SEO’yu bu kadar değerli kılan şey yukarıda da belirttiğim üzere; hedef kitleye yönelik bir çalışma oluşu. Yani ürününüzü kime pazarlamak istiyorsanız,ona hitap edebiliyorsunuz. Bu özelliğiyle tüm reklamcılık çeşitlerinden daha fazla verim sağlıyor.
Ülkemizde SEO’nun çok fazla bilinmemesinin temel sebeplerinden birisi de son kullanıcının ve KOBİ’lerin bu konu hakkında bilgi sahibi olmaması. Bu sebepten ötürü SEO’nun marka bilinilirliği açısından üzerine eğilinmesi gereken bir alan. Ne yazık ki yazılı basında SEO’ya dair kullanılmış tek ifade internethaber.com sitesinin yazdığı şu haberde geçiyor. Burada kullanılan “hile” ifadesi ne kadar doğrudur bilinmez ancak haberde de söylenildiği üzere SEO’nun yeni bir sektör oluşturmakta olduğu aşikar. Ve bu süreçte SEO Danışmanlığı adı altında hizmet veren pek çok firma türedi.
Elbette internet gibi geniş bir platforma sahip bir alanda oluşan bu sektörde kendini göstermek isteyen genç ve hevesli pek çok kişi mevcut. Ancak bunların yeterli teknik donanıma sahip olmadan,bu işe girişmesi bazı KOBİ’lerin canını yakacak sonuçlar doğurabiliyor. Bu sebepten ötürü bir SEO Danışmanını seçerken çok iyi seçim yapmak gerekiyor. Bu konuda seçenekleriniz. “kurumsal” veya “freelancer” olarak tabir edilen serbest kesime yönelik olarak çeşitlenecektir. İşte bu iki ayrımdaki kritik noktada; kurumsal firmaların,aylık en az 750 dolar ile çalışmaya başlamaları ve bunun yanında sözleşme ile minimum 6 ay devamlılık taahütü istemeleri gibi olumsuzlukları bulunuyor. Serbest çalışan pek çok yetenekli freelancer da mevcut. Google’da SEO ile ilgili blogları incelerseniz,bu blogların yazarlarına ulaşabilirsiniz. Böylece bilgi birikimi ve teknik donanımından emin olduğunuz bir kişiyle çalışabilirsiniz.
Bunun yanısıra bazı firmların “Arama Motoru Kayıt” hizmetini “SEO” adı altında pazarladıklarını görmek de çok üzücü. 110.000 arama motoruna kayıt gibi sloganlar çok cazip görünse de bu caziplik sadece nizamsal nicelikten kaynaklanıyor diyebiliriz. Öyle ki; bugün internette faal ve başarılı arama motorlarının sayısı iki elin parmak sayısını geçmeyecek düzeyde.
Bunlar; Google.com,Yahoo.com,Live.com,Ask.com,Altavista.com,cuil.com gibi çeşitlenmekte. Ayrıca sözkonusu tüm sitelerin kendi örümcekleri olduğunu da düşünürsek kaliteli bir sitenin hiçbir şekilde bu hizmete ihtiyacı olmayacaktır. Bu sebepten niceliği kullanan bu pazarlama yöntemine aldanmamalıyız.
İnternetin temel amacı olan araştırmaya aracılık eden bu sitelerin en önemli özellikleri; insanların o an neyi istediklerini öğrenebilmeleridir. Böylece insanları istedikleri şeye yönlendirebilirler. Bunu paraya çevirmek isteyen büyük patronlar; Adwords,Yahoo Publisher Network ve Microsoft Publisher gibi reklam sistemleri yaratarak reklam alanlarını pazarlamışlardır. Ancak günlük hayatının büyük bir kısmını arama motorlarında geçiren insanlar kısa süre içerisinde; reklam yeri ile arama sonuçlarının farkını benimsemişler ve direk olarak arama sonuçlarına yönelmişlerdir.
Bunu anlayan reklamcılar,yeni silah olarak gördükleri SEO’ya yönelip ürünlerini satarken çok iyi dönüşüm oranları yakalamışlardır ve böylece SEO günümüzdeki popülaritesine ulaşmıştır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder